Boyle vs. Aronofsky

Dün miss d ile boş boş gezeceğimize sinemaya gidelim dedik. Onun haberi yok ama ben bi haftadır Sunshine ve The Fountain arasında seçim yapmaya çalışıyorum (Boyle vs. Aronofsky). Yolumuza ilk çıkan Sunshine olduğu için onu seçtik (ben seçtim aslında). Bu arada Atlas sineması gencturkcell le kapışabilmek için biletleri 5 ytl yapmış. Neyse bunları bırakalım da gelelim filme.Filmin müzikleri Karl Hyde ve Rick Smith'in elinden çıkma. Danny Boyle Shallow Grave ve Trainspottingle tavan yapmış bi yönetmen. Bu ikisini izleyip beynime kazımıştım adını. The Beach'ı izlemiştim bunlardan sonra Danny Boyle filmi olarak. Buraya kadar herşey güzel. Son 3 filmi biraz hayal kırıklığı yarattı. 28 Days Later, Millions ve Sunshine... 28 Days Later'daki boş Londra sokakları, filmin tek güzel yönü. Millions idare eder bi film. Gelelim Sunshine'a... Bu bilimkurgu filmlerini izlerken fazla soru sormamak, aklı fazla çalıştırmamak lazım. Sadece izle... Sunshine da öyle bi film. Bi iki etkileyici sahne dışında pek bi numarasını göremedim. Sanırım bu Danny Boyle filmlerinin ortak özelliği oldu. Bu tür filmlerden çıkan insanlar sanırım 2 tür tepki veriyor. İlk grup "vay bee ne film heaa..." diye düşünürken, ikinci grup "bu ne lan böyle film mi olur? çok saçma..." diye düşünüyordur. Ben filmin ilk bölümü için 1. grup, ikinci bölümü için 2. grup tepki hakkımı kullanıyorum. Sonuç olarak 10 üzerinden 6 veriyor ve boşuna sinemaya gitmeyin tvde bi ara izlersiniz diyorum.
Sen ne diyorsun miss d?